hukuk bölümü

Kullanım örnekleri

hukuk bölümü
civil chamber
icon arrow

civil

Phonetic: "/ˈsɪv.əl/"

Part Of Speech: adjective


Definition: Having to do with people and government office as opposed to the military or religion.

Example: She went into civil service because she wanted to help the people.


Definition: Behaving in a reasonable or polite manner.

Example: It was very civil of him to stop the argument.


Definition: Relating to private relations among citizens, as opposed to criminal matters.

Example: a civil case


Definition: Secular.

icon arrow

chamber

Phonetic: "/ˈtʃeɪmbə(ɹ)/"

Part Of Speech: noun


Definition: A room or set of rooms, particularly:


Definition: A chamberpot.


Definition: The legislature or division of the legislature itself.

Example: The resolution, which speedily passed the Senate, was unable to gain a majority in the lower chamber.


Definition: Any enclosed space occupying or similar to a room.

Example: A canal lock chamber; a furnace chamber; a test chamber


Definition: An enlarged space in an underground tunnel of a burrowing animal.


Definition: The area holding the ammunition round at the initiation of its discharge.

Example: Dianne loaded a cartridge into the chamber of the rifle, then prepared to take aim at the target.


Definition: One of the bullet-holding compartments in the cylinder of a revolver.


Definition: A short piece of ordnance or cannon which stood on its breech without any carriage, formerly used chiefly for celebrations and theatrical cannonades.


Definition: One of the two atria or two ventricles of the heart.

icon arrow

chamber

Phonetic: "/ˈtʃeɪmbə(ɹ)/"

Part Of Speech: verb


Definition: To enclose in a room.

Example: She had chambered herself in her room, and wouldn't come out.


Definition: To reside in or occupy a chamber or chambers.


Definition: To place in a chamber, as a round of ammunition.

Example: The hunter fired at the geese and missed, then shrugged his shoulders and chambered another cartridge.


Definition: To create or modify a gun to be a specific caliber.

Example: The rifle was originally chambered for 9mm, but had since been modified for a larger, wildcat caliber.


Definition: In martial arts, to prepare an offensive, defensive, or counteroffensive action by drawing a limb or weapon to a position where it may be charged with kinetic energy.

Example: Bob chambered his fist for a blow, but Sheila struck first.


Definition: To be lascivious.

icon arrow

chamber

Phonetic: "/ˈtʃeɪmbə(ɹ)/"

Part Of Speech: noun


Definition: A container used for urination and defecation, particularly those used in early modern towns before the advent of the flush toilet.

Türkçeden İngilizceye En Hızlı Çevirmen

Çevirilerinizi daha da iyi hale getirmek için özel olarak tasarlanmış arayüzümüzün yeni özelliklerine göz atın. Doğal olarak, hizmetimiz ücretsiz kalır ve ayrıca bir uygulama olarak da mevcuttur. Tüm özellikler, çeşitli ortak dillerin kombinasyonları için yerel olarak mevcuttur. Diğer özellikler ve dil kombinasyonları aşağıdadır. Hangi dile çeviri yaparsanız yapın, ortaya çıkan metin çevrimiçi sözlüğümüze bağlanır. Anlamları ve diğer cümlelerdeki kullanımları hakkında daha fazla bilgi edinmek istiyorsanız, çıktı metin kutusundaki tek tek kelimeler ayrıntılı olarak analiz edilir. Her şey tamamen ayrıntılı ve gerekirse test edilmiştir!

Çevirinize ince ayar yapmak için yerleşik sözlükleri kullanın: Tek tıklamayla eşanlamlılar ve örneklerle bağlam içi çeviriler, anlamlar, telaffuz ve diğer dil özelliklerinde sorunsuz bir şekilde uzmanlaşmanıza yardımcı olur. Kesinlikle ücretsiz, hızlı ve doğru çevirmen!Çeviri yazılımımızı diğer makine çevirmenlerinden farklı kılmak için çok yol kat ettik. Türkçe - İngilizce çevirmenimiz orijinal metnin anlamını ve cümlenin ana fikrini asıl amaçlandığı gibi korumak için tasarlanmıştır. Çevirmenimiz olabildiğince insandır. Ürünümüz en iyi gizliliği sağlar. Verilerinizi izlemiyor, satmıyor veya saklamıyoruz. Çevirileriniz size aittir. Transferler için kayıt ve ödeme gerekli değildir!